Kapadokya’ya hoş geldiniz: Türkiye’nin gizli mücevheri
Doğal güzellikler ve tarihle dolup taşan bu nispeten bilinmeyen bölge, dünyanın her yerinden ziyaretçileri ağırlamaya devam ediyor.
Kapadokya’ya hoş geldiniz: Türkiye’nin gizli mücevheri
Türkiye’nin turizm sektöründen elde ettiği gelir önemli ve Kapadokya gibi ülkenin turistik yerlerinin çoğu Şubat ayında onbinlerce insanın ölümüne neden olan depremlerden etkilenmedi.
Doğal güzellikler ve tarihle dolup taşan bu nispeten bilinmeyen bölge, dünyanın her yerinden ziyaretçileri ağırlamaya devam ediyor.
Lav, kül, yağmur, rüzgar ve buz, Türkiye’nin merkezindeki Kapadokya’yı milyonlarca yıldır şekillendiren “sanatçılar”dır.
45 metre yüksekliğe ulaşabilen konik yapıları olan peribacaları tüm dünyada ünlüdür.
Eğer dekoru düzenleyen ilk sanatçı doğaysa, gerisini insan oyarak şimdi ulusal bir hazine olarak kabul edilen şeyi yarattı.
1984’ten beri UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Göreme Açık Hava Müzesi, bir manastır Bizans şaheseridir. Buradaki kiliseler, şapeller ve manastırların hepsi kayaya oyulmuştur.
En etkileyici olanlardan biri olan Karanlık Kilise’nin içinde duvarlar birbirinden güzel fresklerle bezenmiştir. Göreme Açıkhava Müzesi turist rehberi Asım Çiftçi’nin anlattığına göre, mucizevi bir şekilde o dönemde kullanılan inanılmaz teknik sayesinde renkler orijinal parlaklığını korumuş.
“Bu kilise bölgemizin çok iyi korunmuş renklerine sahip. Yani, bunların hepsi orijinal, [geri yüklenmesi] gerekmedi. Her şey doğal: renkler, doğal pigmentler, taze kireç. Cila yabani güvercin yumurtalarından yapılır.”
Kapadokya üzüm bağları
Daha az bilinmesine rağmen bir başka mücevher de Kapadokya’nın şarabıdır. Tarihe göre bölge, şarabın doğum yeri olarak kabul edilen bölgenin bir parçasıdır.
Bağcılığın burada ilk olarak Tunç Çağı’nda başladığı söylenmektedir. Turasan Şaraphanesi Üretim Müdürü Doğukan Başbilir, Kapadokya şaraplarının eşsiz karakterinin topraktan geldiğini açıklıyor.
“Volkanik küllerden, tüf topraklarından yapılmış çok fazla toprak var. Bağları yapan toprak budur. Pek çok tat, pek çok asitlik, pek çok minerallik getiriyor”
Kapadokya, özellikle bölgeye özgü Emir üzümlerinden yapılan beyaz şaraplarının kalitesiyle ünlüdür. Bu şarap türü soluk sarı renktedir, çiçek kokar ve topraktan dolayı kül izleri de alabilirsiniz.
Herkes için aktiviteler
Daha sportif türler için hava balonu, bisiklet ve doğa yürüyüşü de sunulmaktadır. İngilizce’de “güzel atlar diyarı” anlamına gelen Katpatuka’da tüm yıl boyunca süren bir aktivite olan binicilik, bölgeyi keşfetmek için yararlı bir yoldur.
Kapadokya’da yapılması gereken bir diğer aktivite ise deniz seviyesinin onlarca metre altına inerek yüzlerce yıllık tünel ağını keşfetmek. Yumuşak volkanik taştan oyulmuş, bölgede yaklaşık 200 yer altı şehri var. Bunlardan en eskisi olan Kaymaklı gibi çok azı ziyarete açık.
Kaymaklı’da turist rehberi olan Levent Yüce, “Bu yer altı şehri yaklaşık 4000 yaşında” diyor. “Hitit döneminde aşağı yukarı 2000 kişi burada kalabilirdi ama [burada] sadece savaş zamanlarında, kendilerini düşmanlarından korumak için yaşıyorlardı”.
Her gezgin için bir şeyler olan bu yeraltı şehrinin içinde yüze yakın tünel var.
Euronews’in bir haberine göre haberleştirildi.
